PROFESYONEL BASKETBOL ve VOLEYBOLCULARIN ANTRENÖR İLETİŞİM BECERİ DÜZEYLERİ ALGISI ve SPORCULARIN KAYGI DÜZEYLERİNİN ARAŞTIRILMASI

Bu çalışmada, profesyonel basketbol ve voleybolcuların algıladıkları antrenör iletişim be­cerisi ile sporcuların kaygı durumu üzerinde etkili olabilecek değişkenlerin incelenmesi amaç­lanmıştır. Araştırmanın çalışma grubu, rastgele örneklem yöntemiyle belirlenen 235 sporcudan (106 kadın, 129 erkek)...

Descripción completa

Guardado en:
Detalles Bibliográficos
Autores principales: Cenge Ateş, Yavuz Yıldız, Kadir Yıldız
Formato: article
Lenguaje:EN
TR
Publicado: Erciyes University 2018
Materias:
Acceso en línea:https://doaj.org/article/37e71fd333ab41b4913316425b6cfa61
Etiquetas: Agregar Etiqueta
Sin Etiquetas, Sea el primero en etiquetar este registro!
Descripción
Sumario:Bu çalışmada, profesyonel basketbol ve voleybolcuların algıladıkları antrenör iletişim be­cerisi ile sporcuların kaygı durumu üzerinde etkili olabilecek değişkenlerin incelenmesi amaç­lanmıştır. Araştırmanın çalışma grubu, rastgele örneklem yöntemiyle belirlenen 235 sporcudan (106 kadın, 129 erkek) oluşmaktadır. Veri toplama aracı olarak Antrenör İletişim Beceri Ölçeği (Yılmaz 2008) ve Sürekli Kaygı Ölçeği (Spielberger ve diğerleri, 1970) kullanılmıştır. Verilerin analizinde; korelasyon ve regresyon testleri kullanılmıştır. Cinsiyet, medeni durum, spor yapma süresi ve mevcut antrenör ile çalışma süresinin antrenör iletişim becerisi düzeyi algısı üzerinde etkisi olduğu; cinsiyet ve eğitim düzeyinin ise sporcuların sürekli kaygı düzeyi üzerinde etkisi olduğu saptanmıştır. Sonuç olarak, 22 yıl ve üzeri spor yapma süresi olan sporcuların 7 yıl ve altı spor yapma süresi olan sporculara göre antrenörlerinin iletişim becerisini daha yüksek seviyede algıladığı; kadın sporcuların erkek sporculara göre, voleybolcuların ise basketbolculara göre kay­gı düzeylerinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Amatör sporcular ve farklı branşların dahil edildiği, profesyonel ve amatör sporcuların antrenör iletişim becerisi algısı ve kaygı düzeylerine yönelik olarak yapılacak araştırmalarda farklı sonuçlar elde edilebilir.